netten etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
netten etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Ocak 2019 Çarşamba

YOLUN SONU GÖRÜNÜNCE

Ä°lgili resim



Yazar Emma BOMBECK ölmeden önce yazmış;

"Hayatımı yeniden yaşayabilseydim eğer;
Hastayken yatağa girer dinlenirdim.
Ben olmadığım zaman her şey kötüye gidecek diye düşünmezdim..
Gül şeklindeki pembe mumu yakardım..
Daha az konuşur, ama daha çok dinlerdim..


Kirlense, masa örtüm lekelense bile daha çok arkadaşımı
akşam yemeğine davet ederdim..

Oturma odasında TV seyrederken, patlamış mısır yer, şömineyi yakmak isteyen birisi olduğunda ona engel olmazdım.. Yerler leke olacak diye korkmazdım.. Bana gençliğini anlatmaya çalışan dedeme daha çok vakit ayırırdım.. Kocamın sorumluluklarını daha çok paylaşırdım..

Saçım bozulmasın diye, arabanın camının açılmasını önlemezdim..
Eteğimin lekelenmesine aldırmadan çimlere otururdum..
TV seyrederken daha az, hayata bakarken daha çok ağlar ve gülerdim.. Ömür boyu garantilidir denilen hiçbir şeyi satın almazdım..

Hamileliğimin bir an önce sona erip, doğum yapmayı dilemek yerine, hamile olduğum her anın tadını çıkarır ve içimde bir canlı yaratmanın ne kadar harika olduğunu fark ederdim.. Bu o kadar nadir bir olay ki.. Mucize gibi bir şey..

Çocuklarım beni öpmek istediklerinde, asla "Önce git ellerini yüzünü yıka" demezdim.. Onlara daha çok "seni seviyorum",
ondan da daha çok "özür dilerim" derdim..
Ama başka bir hayat verilseydi en çok yapacağım şey;
her dakikasını değerlendirmek olurdu..

Dikkatle bak.. Gerçekten gör.. Yaşa.. Vazgeçme..
Küçük şeyler için şikayet etmekten vazgeç..
Bana benzemeyenler, benden daha çok şeye sahip olanlar
ve kimin ne yaptığı beni ilgilendirmezdi..
Bunun yerine, ilişkilerimi güçlendirmeye çalışırdım..
Sahip olduğunuz ruhsal, fiziksel ve duygusal her şey için
şükredin.. Tek bir hayatınız var ve bir gün sona eriyor..
Umarım her gününüzü değerlendirirsiniz.

Emma Bombeck

26 Temmuz 2018 Perşembe

KARPUZ EN SULU EN KIRMIZI MEYVE

Yazın en güzel yiyeceği Karpuz...
Karpuz faydaları saymakla bitmeyen meyveler arasında yer alıyor. Karpuz kalorisi herkesin kafasında soru işareti bıraksa da yeterli miktarda tüketilen karpuzun faydaları bedeniniz için şifa kaynağı olduğunu gözler önüne seriyor. Peki karpuzun faydaları neler? Sadece serin havalarda içinizi ferahlatmanın dışında bakın karpuz faydalarıyla bedeninize ne gibi yararlar sağlıyor...
Karpuzun sağlığa faydaları saymakla bitmiyor. Bir porsiyonu 50-60 kalori olan karpuz yazın hem serinlik veriyor hem de tatlı ihtiyacını karşılıyor. Ancak karpuzun alınması gereken miktarı kişinin cinsiyetine, hareketine, sağlık durumuna, boy ve kilosuna göre değişmeli. 

MİKTAR KİŞİYE GÖRE DEĞİŞİR

1 porsiyonu 200 gram olan karpuzun 50-60 kaloridir. Yazın hem hafif hem de sağlıklı bir yemek için karpuz gün içinde öğünlere eklenebilir. Ama karpuz da her meyve gibi fruktoz (meyve şekeri) içerir ve kalorisi vardır. Kişinin tüketeceği karpuz miktarı alması gereken kaloriye göre değişir. Alınması gereken kalori de kişinin cinsiyetine, hareketine, sağlık durumuna, boy ve kilosuna göre değişir. Günde ortalama 2-3 porsiyon karpuz tüketilebilir ama bu miktar kişiye göre değişir.

ŞEKER HASTALARI ÖLÇÜLÜ TÜKETMELİ

Karpuzu herkes tüketebilir. Karpuzun sıvı içeriği yüksek olduğu için sıvı kısıtlaması olan böbrek hastalarının dikkat ederek tüketmeleri gerekebilir. Şeker hastaları karpuz tüketebilir ama porsiyona dikkat etmelidir. Çünkü meyve şekeri kan şekerini yükseltir ve miktarı fazla olursa kan şekerinde istenmeyen yükselmelere neden olur. Diyabetli kişiler karpuz tüketecekleri zaman porsiyona dikkat etmeli 1 öğünde 1 porsiyondan fazla tüketmemelidir.

FAYDALARI SAYMAKLA BİTMİYOR
  • Günlük meyve ihtiyacını karşılar.
  • Lif içerdiği için bağırsakları çalıştırır.
  • Su içerdiği için günlük tüketmemiz gereken sıvı ihtiyacını karşılar.
  • Kırmızı meyvelerde antosiyanin ve likopen yüksektir ve bunlar kalp hastalıkları, kalp krizi ve bazı kanser türlerine (özellikle prostat) karşı koruyucudur.
  • C vitamini ve folik asit yüksektir. C vitamini hastalıklara karşı koruyucu en iyi antioksidan vitaminlerden biridir.
  • Kırmızı meyveler inflamasyonu azaltır ve antioksidan özelliklere sahip bazı flavonoidler içerir. Karpuzun bu nedenle hastalıklara karşı koruyucu ve bağışıklığı güçlendirici etkisi vardır.
  • Uzmanlar spor sonrası karpuz suyu içip,karpuz yemenin kas ağrılarını yok etttiğini açıklıyorlar...
  • Bol su ve lif içeriğinden dolayı böbrekleri çalıştırır,kilo vermeye yardımcı olur...

25 Haziran 2018 Pazartesi

HAYATINIZI KOLAYLAŞTIRACAK ÖNERİLER!!!

Bazen hayatımızı kolaylaştıracak pratik çözümler aradığımız olaylarla karşılaşırız....
Bunlardan bazılarını paylaşmak istedim...
Arı ve Sivrisinek Sokmaları İçin
Kesme şekeri hafif ıslatın, sokulan kısmın üzerine hafifçe bastırın zehiri alır ve kaşınmayı şişmeyi önler.

Kavun Kokusu
Buzdolabındaki kavun kokusu son derece rahatsız edicidir. Bunu gidermek için, dolaba sirke ile ıslatılmış bir peçete koymanız yeterli olur.
Egzersiz sonrasında kaslarınız geriliyorsa... 
Kulağa garip gelebilir ama birkaç yudum turşu suyu için. Bu, anında gevşemenizi ve ağrının giderilmesini sağlar.
Domateslerin çabuk çürümesini önlemek için koparılan kısımlarının aşağıda kalması gerekir. Bu sayede domatesin koparıldığı yerden nem ve hava girişi engellenmiş olur. Ayrıca domatesler oda sıcaklığında buzdolabında olduğundan daha uzun süre dayanır.
Tencerenin başında beklemek istemediğiniz zamanlarda taşmasını önlemek için tahta bir kaşığı tencerenin üzerine yatay şekilde yerleştirebilirsiniz.
Ütü Yaparken
Ütü yapmayı kolaylaştırmak ve süreyi azaltmak için, ütü masasının kılıfının altına alüminyum folyo koyun. Sıcağı geri yansıtacağından ütü yapmak daha kolay olacaktır.
Cam Silerken
Camlarınızı silerken suyun içine biraz tuz koyarsanız hem daha kolay temizlenir hem de tertemiz, pırıl pırıl olur.
Sütün Taşmaması İçin
Sütü kaynatacağınız tencerenin ağız kısmına sıvı yağ sürerseniz sütün taşmasını önlemiş olursunuz...
Daha fazla pratik bilgiye ulaşmak için tıkkkkk

13 Şubat 2018 Salı

AYÇEKİRDEĞİNİN FAYDALARI





1. Kalp damar sağlığını geliştirir:Ayçekirdeği, kalp damar sağlığını güçlendiren iki besin bileşeni içermektedir: E vitamini ve folat.

Bir su bardağının dörtte biri miktarında ayçekirdeği günlük E vitamini ihtiyacımızın yüzde 60’ından fazlasını içermektedir. Bu esansiyel vitamin, önemli bir antioksidan işlevi görmektedir ve dengeli düzeylerde bulunan E vitamini kalp damar hastalıklarından dolayı erken ölüm riskini toplamda daha fazla düşürülmesiyle bağlantılı bulunmuştur. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Baha Aydoğ, E vitamininin,beyin sağlığını ve hücre zarlarını kızarıklık ve şişmeye karşı korumak için serbest radikallerin temizlenmesine yardımcı olduğunu belirtiyor.

2. Fitosteroller sağlıklı kolesterol düzeylerini destekler: Ayçiçeği, yüksek düzeyde fitosterol içermektedir. Bu fitosteroller kolesterole benzer fiziksel özelliklere sahiptir; araştırmalar ayçekirdeğinin sağlıklı kolesterol düzeylerini desteklediğini pek çok kez göstermiştir.

3. Zengin Magnezyum Kaynağı: Magnezyum eksikliği, kalp damar, sinir ve bağışıklık sistemlerini etkileyen çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir.

Bir su bardağının dörtte biri miktarında ayçekirdeği, günlük tavsiye edilen magnezyum değerinin yüzde 25’inden daha fazlasını temin eder. Bu da beyniniz, kalbiniz, kaslarınız ve daha fazlası için koruma sağlar! Türkiye’de 65 yaş üzeri nüfusun yüzde 8’ine tekabül eden tahmini 400 bin kişinin Alzheimer hastalığına yakalandığı hesaplanmaktadır. Bu rakamın 2030 itibariyle iki kat ve 2050 itibariyle ise üç kattan daha fazla artacağı tahmin edilmektedir.

4. Sağlıklı duygu durumunu destekler: Ayçiçeğindeki magnezyumun ilave bir faydası da vardır, sağlıklı bir duygu durumu sağlar. Yüz yılı aşkın bir süre önce, depresyonlu hastalara magnezyum sülfat verilmekteydi. Magnezyumun başarısı ve güvenli olması, onu değerli bir seçenek haline getirmiştir. Günümüzde magnezyum ruh sağlığına yönelik homeopatik terapilerde önemli bir rol oynamaktadır.

5. Selenyum içerir: Güçlü bir Antioksidan ve Tiroit Sağlığı için Mükemmel Ayçekirdeği esansiyel bir besin olan selenyum içermektedir. Çalışmalar, selenyumun antioksidan fonksiyonunda rol oynadığını ve vücuttaki kızarıklık ve şişkinliği azaltmaya yardımcı olduğunu göstermektedir. Ayçekirdeği aynı zamanda tiroit hormonunun metabolizmasında kritik bir role sahip olduğu yakın zamanda tespit edilmiştir. Selenyumun hasar gören hücrelerin DNA onarımını uyarma yeteneğine sahip olduğu da belirlenmiştir".ALINTIDIR.

28 Aralık 2016 Çarşamba

DEBBİE MACOMBER



Debbie Macomber (22 Ekim 1948 doğumlu Yakima, Washington ) en çok satan Amerikan 150''den fazla aşk romanları ve çağdaş kadın kurgu yazarı . Onun kitapları yüz milyondan fazla kopya dünya çapında baskı, ve bir Evlilik , Bu Madde , bir oldu made-for-tv-film 1998 yılında Macomber açılış şampiyonu oldu fan Romantik Quill Ödülü, 2005 yılında oylanan ve bir verilmiştir Amerika Romantik Yazarlar RITA Ödülü.

Kitapları dünya çapında 140 milyondan fazla satan Debbie Macomber, günümüzün önde gelen popüler yazarları arasındadır. Tecrübelerinden ve gözlemlerinden yola çıkarak yarattığı zorlu karakterlere hayat verebilme yeteneğiyle tanınan yazar, küçük yerleşimlerdeki ev ve aile yaşantısı ile kalıcı dostluklar üzerine kalpleri ısıtan, keyifli ve eğlenceli hikâyeler yazmaktadır. Her kitabıyla dünyada büyük ilgi uyandıran Macomber, aynı zamanda çok satanlar listesinin daimi yazarlarından biridir. Macomber’ın eserleri, satışa çıktığı ilk hafta New York Times, USA Today ve Publishers Weekly listelerinde yerini almayı başarmıştır.

İlk kitabıyla birlikte oldukça geniş bir okuyucu kitlesine ulaşmayı başaran Macomber, yakın zamanda Türkiye’de de yayımlanacak The Christmas Basket adlı kitabıyla 2005 yılında Rita Ödülleri / “En İyi Roman” ödülünü kazanmıştır. Bunun dışında da birçok ödüle layık görülen Macomber, Quill Ödülleri’nde “Okuyucunun Seçtiği Roman” ödülünü de alarak bir ilke imza atmıştır.

Küçük Mucizeler Dükkanı ve Serisi Dünyada milyonlarca satmıştır...Benimde elimde bulunan ve ve bir kaçını okuduğum seriden... 

“Artık o eski tasasız kız değilim. Yaşadığım her günün değerini biliyorum. Çünkü hayatın ne kadar değerli olduğunu öğrendim… Hiçbir şeyi, özellikle de hayatı hafife almaz oldum. Artık hiçbir günümü boşa geçirmiyorum. Çektiğim acıların karşılıklarının olduğunu öğrendim…”
Hayatın içinden dört güçlü kadın…
Küçük mucizeler, büyük umutlar..
Ve dostluğun iyileştirici gücüne dair sımsıcak bir hikâye…
Bu kitapta mutlaka kendinizden bir şeyler bulacaksınız!
diyor yazar kitabında...

Hayatın içinden karakterle dolu bir seri...
Dizi film izlerken alınan keyif gibi,sürükleyici ve kadınlara hitap ediyor...

14 Aralık 2016 Çarşamba

ANLAR


Eger,yeniden başlayabilseydim yaşamaya,
İkincisinde daha çok hata yapardım.
Kusursuz olmaya çalışmaz,sırtüstü yatardım.
Neşeli olurdum, ilkinde olmadıgım kadar,
Çok az şeyi
Ciddiyetle yapardım.
Temizlik sorun bile olmazdı asla.
Daha çok riske girerdim.
Seyahat ederdim daha fazla.
Daha çok güneş doguşu izler,
Daha çok dağa tırmanır,daha çok nehirde yüzerdim.
Görmedigim bir çok yere giderdim.
Dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.
Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine.
Yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardandım.
Yeniden başlayabilseydim eger,yalnız mutlu anlarım olurdu.
Farkında mısınız bilmem. yaşam budur zaten.
Anlar,sadece anlar.Siz de anı yaşayın.
Hiçbir yere yanında su,şemsiye ve paraşüt almadan,
Gitmeyen insanlardandım ben.
Yeniden başlayabilseydim eger,hiçbir şey taşımazdım.
Eger yeniden başlayabilseydim,
İlkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım.
Ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla.
Bilinmeyen yollar keşfeder,güneşin tadına varır,
Çocuklarla oynardım,bir şansım olsaydı eger.
Ama işte 85'indeyim ve biliyorumn...
ÖLÜYORUM.... 

Arjantin-1985
Jorge Luis Borges

VAZELİN MASUMMUDUR?



Vazelin Tarihin En Eski Kremi...
Masum mudur? Araştırdım...
Wikipedia dan şu bilgileri aldım...
Karosen ticareti yapan iflasın eşiğindeki New York'lu kimyager Robert A. Chesebrough, 1859 yılında Pennsylvania'da yeni bulunan petrol kuyularına gittiğinde bir maddenin işçilerin ayaklarına yapıştığını gördü. Bu parafine benzer madde iş pompalarını tıkayarak işçilerin canını sıkıyordu ama ayaklarındaki kesik ve yaraların da iyileşmesine yardımcı oluyordu. Chesebrough bu tuhaf maddeyi kavanozlara doldurarak New York'a döndü. Üstünde aylarca çalışarak petrolden ayrıştırdığı maddenin vücuttaki yaraları iyileştirdiğini gördükten sonra 1870'te "Vazelin Petrol Jeli" ismiyle piyasaya satışa sundu.
Vazelin sentetik bir maddedir...
Parafin mum yapımında kullanılan ham maddedir. Mumun ana maddesi olan parafin, kozmetik sektöründe de kullanılan bir üründür. Krem yapımında temel krem bazı olarak kullanılan “vazelin” petrol rafinerilerinde elde edilen sentetik bir yan üründür. Vazelinin likit formu “parafin” veya “mineral oil” olarak adlandırılır. Birçok kozmetik markası krem bazı olarak vazelin kullanmaktadır. Çünkü vazelin çok ucuz bir hammadde olduğu için büyük kar marjı bırakmaktadır. Vazelin sentetik bir ürün olduğu için cilt için sağlıklı bir ürün değildir. Vazelinin her ne kadar cilt üzerine sürülen bir krem olsa da, kısa sürede emilen maddeler karaciğere ulaşarak, zararlı etkiler bırakmaktadır. Vazelinin likit formu parafin adıyla anılır.

Parafin kozmetik sektöründe popüler markalar dahil bebe yağının ana maddesi olarak kullanılır. İçeriğinde mineral oil yazıldığı için dikkatten kaçar. Banyo sonrası bebeğinize sürdüğünüzde, su damlacıklarını bağlayan parafin cilt gözeneklerinin tıkanmasına neden olmaktadır. Bebeklerin cilt gözeneklerini tıkadığı için cildine kalıcı bir nemlenme sağlar. Aslında bebek için veya yetişkin için masaj yağında taşıyıcı yağ olarak bitkisel doğal bir yağ olmalıdır. Örneğin zeytinyağı, jojoba, susam yağı bitkisel içerikli ürünler kullanmaya dikkat edin. Bazı markalar özellikle “ürünlerimizde parafin ve paraben kullanılmamaktadır” ibaresi ile üretilmektedir.
Yani tartışmaya açık olan vazelin tam olarak netleşmemiş bir yarar/zarar oranına sahip...
Bilgisi olan arkadaşların yorumlarını bekliyorum!!!

13 Aralık 2016 Salı

B 12 VİTAMİNİ EKSİKLİĞİNDE NE OLUR



B 12 vitamini, Suda eriyen vitamin olması ile bilinen B 12 vitaminini sağlığımız açısından büyük önem taşır. B 12 vitamini eksikliği uzun yıllar kendini belli etmediği gibi 3-6 ay içerisinde de kendini belli ettiği tespit edilmiştir B 12 vitamini eksikliğinde anemide görülen belirtilere benzer belirtiler görülmektedir. B12 vitamini vücutta bulunan kırmızı kanın çoğalmasına, alyuvarlar üretiminde folik asi'tin düzenlenmesine yardımcı olduğu gibi vücudun demir kullanımına katkı sağlar. Doğru ve düzenli biçimde sindirimi gerçekleştirdiği gibi yağ ve karbonhidrat metabolizması için çok etkilidir. Vücudumuzun uzun süre ihtiyacını karşılayabileceği B 12 vitamini depo edebilir. Fakat dengeli beslenmek şarttır. Yoksa vücutta bulunanlar tükenir ve rahatsızlıklar kendini gösterir. Aşırı B 12 vitamini kullanımı da vitamin zehirlenmesi gibi etkilere yol açtığı bilinmektedir. Bu sebeple doğal yollardan beslenmek en doğru çözüm olacaktır.
B 12 vitamini eksikliği olan hastalarda limon sarısı bir renk görülmekle birlikte aralıklı ishal ve aşırı kilo kaybı bulgular arasına girmiştir. Bu vitamin sinir hücrelerinin büyümesinde etkin rol alması sebebiyle eksikliklerin erken fark edilmediğinde uzun dönemde ve özellikle yaşlılarda sinir sistemi tutumuna bağlı bulgular ortaya çıkmaktadır. Bu bulgularla birlikte konsantrasyon eksikliği, zihin karışıklığı, eller ve ayaklarda karıncalanma, uyuşma, dengesizlik, hareket kabiliyetlerinde hızlanma ya da yavaşlama B 12 vitamini eksikliğinde görülen temel bulgulardır. B 12 vitaminini vücut kendisi üretmez. Bitkilerden, meyvelerden, hayvansal gıdalardan alırız. Özellikle hayvansal gıdalarda B 12 vitamini oldukça yüksektir.

B 12 Vitamini ve Tüm Vitaminler için tıkkkkkkk

B 12 vitamini şu ürünlerde bulunur
  • Sakatat, 
  • Deniz ürünleri (ton balığı, karides, soman) 
  • Kırmızı et, 
  • Kümes hayvanları,
  • Yumurta ve
  • Fıstık
  • Soya
  • Böbrek
Süt ürünleri gibi gıdalarda oldukça fazla bulunur.
B 12 vitamini insan vücudu için oldukça önemlidir. Çocuklarımıza küçük yaşlarda bu gıdaları yemelerine teşvik etmeliyiz. Yoksa ilerleyen yıllarda B 12 vitamin eksikliği meydana gelir. Bu eksikliklerden ortaya çıkan bazı hastalıklar meydana gelir.

B 12 vitamini eksikliğinden meydana gelen rahatsızlıklar
  • Kansızlık,
  • Cildin sararması ve solması,
  • Kol ve bacaklarda uyuşma ve karıncalanma
  • Okunulan şeylerin akılda kalmaması,
  • Aşırı unutkanlık,
  • Yorgunluk, 
  • Sürekli halsizlik 
  • Baş ağrıları
  • Kronik rahatsızlık
  • Bayılmalar
  • Sinirsel hastalıklar
  • Kusma. 
Bağırsaklardan emilebilme B 12 vitamini mideden çıkan bir sıvı ile salgılanır. Alzheimer hastalığına karşı koruyucu bir özelliğe sahip olan B12 vitamini bronşit, astım, kısırlık gibi rahatsızlıkların tedavisinde de kullanılmaktadır. Vücuda haplar veya iğneler ile takviye edilebilir. En iyi takviye yolu iğneler ile olanıdır. Zira hapla olan tedavi kısmı uzun zamanlar isteyebilir. Çünkü aylar süren kullanımdan sonra vücutta toplanır ve tedavisi zaman isteyen bir rahatsızlıktır.


Düzenli ve doğal beslenerek B 12 vitamini eksikliğinden ve bununla birlikte oluşan rahatsızlıklardan kurtulabiliriz.

Genelde kan tahlilleri yapılarak belirlenen B 12 vitamini, alternatif tıbbın gelişmesi ile idrar yoluyla da testlerine uzmanların başladığı ve daha sağlıklı sonuçlar elde ettikleri bazı platform ve toplantılarda dile getirilmiştir. Kan tahlilleri ile belli olan değer eksikliğini takviye etmenin yolları vardır. İlaç kullanımı, iğne ve sağlıklı beslenmek bunlardan bazılarıdır. B 12 vitamini sinir sistemine de oldukça katkı sağlayabildiği gibi cilt sağlığı için, tırnak ve saç içinde çok önemlidir.

12 Aralık 2016 Pazartesi

HURMANIN SAĞLIĞA FAYDALARI



Hurmanın Faydaları Saymakla Bitmiyor...
Araştırdım Bakın Nelere Faydalıymış Sizlerde Okuyun...

Hurma ülkemizde sadece Akdeniz iklimi olan bölgelerde yetişen ve yeterli gelmediği için dışarıdan getirilerek satışa sunulan oldukça faydalı bir besindir. Hurmanın içinde; şeker, protein, lif, C, B1, B2, A vitaminleri, ayrıca, 15 çeşit mineral bulunur. Peygamber efendimiz zamanından beri Müslümanların meyvesi olarak bilinen hurma, özellikle ramazan ayında daha fazla tüketilir. Zengin içeriği sayesinde ramazan ayında oruç tutmaya bağlı olarak oluşan besin eksiğini büyük ölçüde gidermektedir. Aslında her zaman tüketilmesi gereken hurma diş hastalıkları ve kanser de dâhil birçok hastalık ile mücadelede oldukça aktif görev alır. Hamile kadınların hurma tüketmesi önerilir. Bebeğin sağlıklı gelişimi için önerilen hurma, ayrıca doğumdan sonra anne sütünü artırmakta da oldukça etkilidir.

Hurma Kanser Oluşumunu Önler

Hurmanın içinde fazla bulunan lifin, kolon kanseri, bağırsak kanseri, göğüs kanseri gibi kanser türleri üzerinde etkileri büyüktür. Yapılan araştırmalar, hurmayı çok fazla tüketen Arapların, kansere yakalanma oranının, diğer toplumlara göre daha düşük olduğunu kanıtlamıştır. Kanser gibi hastalıklardan korunmak için her gün 3-4 adet hurma tüketilmesi önerilir. Hurmanın içinde yoğun miktarda bulunan magnezyum, kanser oluşumunu önler.

Hurmanın Hafıza Üzerindeki Etkileri

Hurmanın içerisinde bulunan fosfor, Beyin sağlığı üzerinde oldukça etkilidir. Özellikle unutkanlık problemi olanların, bol miktarda hurma tüketmesi önerilir. Beyni dinlendirir ve hafıza problemlerini giderir. Bu sebeple hesap kitap işi ile ilgilenenlere hurma tüketmesi önerilmektedir.

Hurmanın Sinir Sistemi Üzerinde Etkileri

Hurmanın içinde bol miktarda bulunan; B1 ve B2 vitaminleri sinir sistemini güçlendirerek, beynin dinlenmesini sağlar. Özellikle gece uykusuzluğu yaşayanların, her gece yatmadan hemen önce 2 adet hurma yemesi tavsiye edilir. Böylece sabaha kadar daha rahat uyumak mümkün olur.


Hurmanın Göz Sağlığı Üzerindeki Etkileri

Hurmanın içinde bulunan A vitamini; göz sağlığı için oldukça etkilidir. Gece körlüğü yaşayanların, görme bozukluğu olanların hurma yemesi tavsiye edilir. Ayrıca gözleri parlatarak, göz sinirlerinin kuvvetlenmesinde etkilidir. Fakat her besin gibi hurmadan da fayda görmek için, yeteri kadar tüketmek gerekir. Fazla tüketilen hurma farklı problemlere yol açacaktır.


Hurmanın Göğüs Sağlığında Etkileri

Hurma; balgamlı veya kuru öksürüğün tedavisinde yoğun olarak tüketilir. Boğazı yumuşatarak, nefes daralmasını önleyecektir. Öksürük tedavisi amacı ile günde üç defa hurma tüketilmesi önerilir. Özellikle sıcak su beraberinde tüketilen hurma, öksürük krizinde oldukça etkilidir.

Hurmanın Tansiyon Hastalıkları Üzerindeki Etkileri

Hurma; kan damarlarını temizleyerek, tansiyonu dengeler, Ayrıca damar sertliğini engellediği bilinmektedir. Bu hastalıklardan korunmak için düzenli olarak günde üç adet hurma tüketilmesi önerilir. Yapılan araştırmalar neticesinde kolesterolü dengelediği de kanıtlanmıştır. Arapların fazla oranda yediği yağ, hurma sayesindedengelenmekte ve kolesterol hastalıklarına yol açmamaktadır.

Hurmanın Mide Ve Bağırsak Sisteminde Etkileri

Mide hastalıklarına veya bağırsak hastalıklarına bağlı oluşan ishal ve kusmalardan sonra tüketilen hurma, vücudun kaybettiği suyu anında geri verecektir. Ayrıca aç karnına yenilen 3-4 adet hurma, bağırsaklarda oluşan bakterileri de kısa süre içinde yok eder.

Hurma Çekirdeği

Hurmanın kendisi gibi çekirdeği de oldukça fazla kullanım alanın sahiptir. Hurma çekirdeğinde çeşitli doğum kontrol hapları yapıldığı bilinmektedir. Gelecekte prostat kanseri için ve böbrek taşları için ilaç yapılama aşamasındadır. Hurmanın çekirdeği halen birçok araştırmaya konu olmaktadır. Ayrıca oldukça besleyici olan hurma çekirdeğinden hayvan yemi de yapılmaktadır. Hurmanın cinsi ve kalitesi genellikle çekirdeğinin şekline bakılarak belirlenir. Hurma çekirdeği ile kirpik uzatmak ta mümkündür. Kaliteli bir hurmanın çekirdeği yakılmalı ve kirpiklerin diplerine sürülmelidir. Kirpikleri uzatarak gözlerde oluşan çapaklanmaların önüne geçecektir.

12 Kasım 2016 Cumartesi

DUYGU HİSSETMEKTİR



Duygu yaşamak, duygulanmak insanın sahip olduğu en önemli özelliklerinden birisidir. Duygular yaşamın rengi, “tadı tuzu”dur; duygunun yaşanmadığı bir yaşam düşünülemez. Yaşadığının farkında olan insanoğlu, kendisinde ve çevresinde olup bitenleri bir yandan algılarken bir yandan da bunları değerlendirir ve yorumlar. Bu sürece her zaman çeşitli (bazen belli belirsiz, bazen de çok yoğun) duygular eşlik eder.

Herkesin her zaman yaşadığı bir şey olmasından mı, bir zayıflık olarak görülmesinden mi, yoksa kontrol edilebilir bir şey olarak görülmesinden mi bilinmez; duygular bir insanın iç dünyasının aynası olmasına karşın, genellikle hak ettiği değeri görmez. Anlamı, değeri, yol göstericiliği atlanır.

İnsan hiçbir zaman saf ve tek bir duygu yaşamaz, hissettikleri her zaman bir çok duygunun karışımından oluşur. İnsanın doğasından kaynaklanan ve temel duygular olarak adlandırılabilecek duygular zaman içinde bir çok duyguya dönüşür. Duyguları mümkün olduğunca ayrıştırmak ve temel duygulara ulaşmak insanı ve insanın kendisini anlamada çok önemli köşe taşlarıdır.

2 Temmuz 2015 Perşembe

KARDEŞİMİN HİKAYESİ VE KEBİKEÇ DUASI

Gerçekten akıcı ve güzel bir uslupla yazılmış,harika bir eser...
Okuyorum henüz bitirmedim....

Kitapyurdundan sipariş ettiğimiz kitapların içinden çıkan ayıraçta yazanlar....


Aşk bir uçurumun kıyısında gözü bağlı yürümektir diyor usta yazar... 
Sırada Trendeki Kız var...

8 Mayıs 2015 Cuma

BIOMAGİC SAÇ BOYASI



Sürekli kullanıyorum çok memnunum..
Hiç kokusu yok ve istediğiniz rengi tutturmanız çok kolay...
Şiddetle tavsiye ediyorum...
Özellikle benim gibi beyaz saçı çok olanlar ve her ay dip boya yapmak zorunda olanlar için organik güzel bir saç boyası...
Amonyak içermiyor....Ve içinde zararlı 3 kimyasal madde yok...
Ayrıca tüp boyadan başka birde kutuda kolay hazırlanır çeşidi var....Ancak bu daha pahalı...
Saçınız boyadan dolayı kavuniçi tonuna kayıyorsa küllü olan renklerden tercih ederseniz daha güzel olur...

4 Mart 2015 Çarşamba

CAN ÇIKMADAN HUY ÇIKMAZ


Bir gün kara bir akrep yolculuğa çıkmıştı
Yolu epey uzundu, yorgundu, acıkmıştı.

Bir dereye rastladı; uzun, geniş bir dere
Bir yerlerden geliyor, gidiyor başka yere.

Karşıya geçmek için uygun bir geçit gerek
Aradı, bulamadı; boydan boya gezerek.

Şöyle büyük bir ağaç olsa dalları uzun
Çıkar, yürür, geçerdi; varsın yorucu olsun.

Ama yoktu ne yazık ne geçit, ne de köprü.
Derken derede yüzen birkaç kurbağa gördü.

Seslendi : "Arkadaşlar ! bakar mısınız lütfen ?"
Dönüp onu görünce suya daldılar hemen.

"Korkmayın, hiç bir zarar vermem hiçbirinize,
Ne olur, bir dinleyin, diyeceğim var size."

O böyle yalvarınca içlerinden genç biri
Kafasını çıkardı, gözleri iri iri:

"Akrep kardeş buyurun, diyeceğiniz nedir ?
Yalnız çabuk söyleyin, işimiz aceledir."

"Ne olursun kurbağa, çok zor bir durumdayım,
İnan ki haftalardır bu uzun yolumdayım.

Çok acele işim var, koşup ulaşmam gerek,
Beni bekleyenlerle hemen buluşmam gerek.

Beni sırtına al da karşıya geçiriver,
Bu yorulmuş yolcuya bir iyilik ediver."

"Ama Sayın Bay Akrep, çok korkarız biz sizden;
Çıkıverirse sonra bir kaza iğnenizden ? "

"Hiç olurmu a canım, ben öyle beter miyim ?
Bana yardım edene kötülük eder miyim ?

Hem sonra öyle bir şey yapacak olsam bile
Gitmez miyim seninle ben de suyun dibine ?"

Böyle tatlı sözlerle kurbağayı kandırdı,
Güvende olduğuna iyice inandırdı.

Yüze yüze gelince suyun derin yerine
Kurbağanın ensesi takıldı gözlerine:

Öyle parlak ve semiz, öyle iştah açıcı,
Böyle av bulunur mu, bu kadar kışkırtıcı ?

Sonunda duramadı, yaptı yapacağını
İğnesiyle felç etti kolunu bacağını.

"Ne yaptın akrep kardeş ? Hem kalleş hem döneksin,
Ama sen de benimle birlikte öleceksin."

"Ne yapayım kurbağa, kötüler hep aldatır;
Hem sen işitmedin mi ? «Huy canın altındadır»".

Aman sakın sizlerde kötüye inanmayın
Huyu kötü olanın sözlerine kanmayın

Herkes fıtratının gereğini yapar demiş Derviş....
Suya elini sokup da akrep sokunca...

Anlayanlar parmak kaldırsın!!!
Tülin AKIN ATEŞAL